Tam rekabetçi pazarlara doğru hızlı bir değişimin söz konusu olduğu bu dönemde Industrial Application Software (IAS), firmaların işlevlerine yeni bir soluk getiriyor. Yazılım geliştirme ürünü caniasERP ile IAS, daha modern bir hizmet sunuyor. TROIA adlı yazılım dili ile şirket, 1993 yılından beri sürekli gelişimi ve yeniliği hedefliyor. IAS ve şirketin perakende sektörüne yönelik çalışmalarında konuştuğumuz Industrial Application Software (IAS) Genel Koordinatörü Z.G., modülleri hakkında bilgiler verdi. Perakende sektörüne yönelik bir çok modül tasarladıklarını belirten Z.G., projelerde firmaların bütçe modüllerini nasıl oluşturduklarını en ince ayrıntısına kadar anlattı.
Bizim Market: Öncelikle kendinizden bahseder misiniz?
Z.G.: Endüstri mühendisiyim. Yaklaşık 5 yıldır IAS'de çalışıyorum. Danışman olarak göreve başladım. Üç yıllık danışmanlık tecrübemden sonra satış odaklı çalışmaya başladım. Şu an IAS'de Genel Koordinatörlük görevini sürdürmekteyim.
B. M.: IAS Yazılımın kuruluş aşamalarından ve amaçlarından bahseder misiniz?
Z.G.: IAS, 1989 yılında Almanya'da kuruldu. 1994 yılında tüm Ar-Ge ve geliştirme çalışmalarını Türkiye'ye taşıyarak merkez ofisini İstanbul'da açtı. Şirketin Türkiye'ye taşınmasıyla birlikte Türkiye'den yurtdışına ilk ERP yazılımı ihraç eden firma oldu. IAS'de hiçbir zaman değişmeyen bir şey var, o da; yenilikçiliği ve yeni şeyler üretmeyi isteyen bir bakış açısı. Ürünümüz caniasERP Java tabanlı, internet üzerinden kullanılabilen, database ve işletim sisteminden bağımsız, açık kaynak kodlu ve eksiksiz bir ERP yazılımı. Bugün IAS'nin yurtdışı ve yurtiçi olmak üzere 300'e yakın müşterisi ve 6000'den fazla eş zamanlı çalışan kullanıcısı var. IAS'nin müşterilerine baktığınızda her sektörden firma bulmanız mümkün; tekstil, otomotiv, otomotiv yan sanayi, ayakkabı, hizmet, makine üretimi... Türkiye'de çoğunluğunu endüstri ve bilgisayar mühendislerinin oluşturduğu yüksek nitelikli insanlarla çalışıyoruz. Geliştirme ve Ar-Ge ekibimiz, İAHL Serbest Bölgesi'ndeki ofisimizde; danışmanlık, satış, pazarlama ve diğer idari birimler, Dünya Ticaret Merkezi'ndeki ofisimizde bulunuyor. Türkiye'de 90 kişilik bir kadroyu istihdam ediyoruz. Almanya'da 20-25 kişilik satış-danışmanlık ekibimiz mevcut. İtalya ve Dubai'de de caniasERP'nin satış ve danışmanlığını yapan ekiplerimiz bulunuyor. Avrupa'daki diğer lokasyonlara partnerler aracılığıyla açılmayı düşünüyoruz.
B. M.: IAS Yazılımın yapılanmasını anlatabilir misiniz?
Z.G.: Firmamızda modüler bir danışmanlık söz konusu değil. Bizde kıdemli danışmanlar tüm modüllerden sorumlu hale geliyor. Aslında bu durum IAS'nin en büyük avantajlarından biri. Yazılım ise pek çok modülü kendi içinde ihtiva ediyor. Satış, satın alma, malzeme ihtiyaç planlaması, üretim, kapasite planlaması, finans, bütçe, kurumsal karneler, OLAP, Collaborator gibi modüllerin hepsini bir arada bulunduruyor. caniasERP'nin en büyük hedefi, kullanıcının karşısında tek bir ekranın açık olmasını sağlamak. Bunun içerisinde Collaborator dediğimiz, müşterilerin kendi maillerini takip edebileceği, günlük işlerini raporlayabileceği, etkinlikler tanımlayabileceği bir uygulamamız da var. EDI modülümüz ile başka firmalardaki yapı arasında entegrasyon kurabiliyoruz.
B. M.: Peki caniasERP'nin diğer bütçe uygulamalarından farkı nedir?
Z.G.: Genelde, işletmelerdeki bütçe uygulamalarına baktığınızda birçok işletme bütün satış raporları alındıktan sonra muhasebeye ya da finansman departmanına gelir. Bunlar bütçeleri Excel'de hazırlar. Üretimden reçeteleri alır. Üretimden gelen verileri toplar. Finansman departmanı yaklaşık bir, bir buçuk aylık bir çalışma sonucunda şirketin genel bütçesini oluşturmaya çalışır. Bizdeki bütçe modülünde her departmanın kendisi ile ilgili bütçeyi tanımlaması ya da sadece gözden geçirmesi gerekir. Öncelikle her bölüm kendi bütçesini giriyor. Bu süreç satış ile başlıyor. Satış kendi bütçesini girerken geçmişteki istatistiki verilerden yararlanıyor. Geçen seneki satış rakamları ve fiyat stratejileri zaten sistemde olan bilgiler. Dolayısıyla geçmiş senelerdeki verileri istediğimiz gibi harmanlayarak satış bütçesini otomatik olarak oluşturabiliyoruz. Sadece ürün bazında değil ürün grubu bazında da bütçe girilebiliyor. Satış, bütçeyi girdikten sonra üretim bütçesi otomatik oluşuyor. Üretim bütçesindeki verilerden yola çıkarak sistem daha önceden tanımlı olması gereken reçetelere (ürün ağaçlarına) ve rotalara bakıyor. Üretim bütçesinde üretmeniz gereken ürün miktarı için ne kadar ham madde, yardımcı malzeme, fason ve yarı mamul ihtiyacınız arsa hepsini otomatikman karşınıza çıkarıyor. 'Rotayı Çöz' dediğiniz zaman da toplamda ne kadar işçilik, hazırlık, makine süresi gerektiğini, hangi makinelere ihtiyacınız olduğunu rotalardan gelen bilgilere göre önünüze getiriyor. Bu bilgiler bizim için çok önemli. Çünkü önümüzdeki bir yıl ya da altı aylık dönem içerisinde (Bütçe periyodları firmadan firmaya değişiklik gösteriyor) toplamda be kadar satın alma yapmanız ve bunu hangi dönemde almanız gerektiği gibi bir bilgiyi sunuyor. İkincisi, ne kadar işçilik ve makine kapasitesine ihtiyacınız olduğunu belirtiyor. Artık son noktaya geliniyor. Finansal bütçeye giriliyor. Muhasebe bütçesi girilirken maliye merkezi bazında ve proje bazında tanımlanabiliyor. Bütün bunlar tanımlandıktan sonra toplam resmi tek bir ekran üzerinden takip edebiliyorsunuz. Bütçelenen, standart maliyet ve fiili maliyet kıyaslamasını da yapabileceğimiz ekstra raporlarımız var. Hem grafiksel hem de sayısal rapor çıkartabiliyoruz.
B. M.: Firmalara yönelik yazılım çözümlerinizin içerisinde, perakendecilik sektörüne yönelik oluşturduklarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?
Z.G.: Her sektörde olduğu gibi tekstil perakendesi sektöründen de müşterilerimiz var. Yalnız bu sayı şimdilik az. Çünkü tekstil, kendine özgü bir sektördür. Perakende sektöründeki müşterilerimiz oldukça büyük mağazalara sahip. Perakende sektörü ile ilgili uygulamalar 603 versiyonumuzda sunulacak. Aslında çözümleri müşterilerden gelen taleplere göre geliştiriyoruz.
B. M.: Perakende sektörüne yönelik oluşturduğunuz modüllerin bütçe yönetimini nasıl tasarladınız?
Z.G.: Perakendecilik modülünü dikkate alarak bir bütçe modülü tasarladık. Şu anki bütçe modülümüzü de perakendecilik sektörüne uyarlayabilirsiniz. Mağaza ya da varyant bazında bütçe tanımları yapılabilir. Kar merkezleri ve maliyet merkezi boyutu da bütçede izlenebilir ve raporlanabilir.
B. M.: Peki bütçe yönetimi yazılımlarınızın mağazalara sağladığı yararlar neler?
Z.G.: En büyük avantajı, malzeme ve ürün ihtiyacını doğru zamanda tespit edebilmesidir. Düşünün ki çorap üretiyorsunuz. Yazın külotlu çorap satmanız mümkün mü? Hayır, değil. Böylece bütçeye göre sezonsal tahminler yapıyorsunuz. Kış ve yaz aylarında ne kadar satış yapabileceğinizi düşünüyorsunuz. Kış ayına ürünleri yetiştirebilmek için yaz aylarında çalışmanız gerektiğini anlıyorsunuz. Bütçe yönetimi özellikle mağazacılık alanında en gerekli uygulamalardan biridir. Bir kriz durumunda tabii ki sezonsal tahminler zorlu olabilir. Yalnız, elinizde istatistiksel bilgiler varsa, bütçe modülü ile firmanızı çok rahat kontrol edebilirsiniz.
B. M.: Perakende sektörünün teknolojiye ve bilgi işleme verdiği önemi nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörü geçmişten günümüze nasıl bir yapılanma içerisinde buluyorsunuz?
Z.G.: Türkiye'deki perakende sektöründe ciddi anlamda gelişme var. Türkiye'de şirketler ERP, yazılım ve donanım kullanımına ciddi yatırımlar yapmaya başladı. Özellikle mağazacılık sektöründe bu alanda daha fazla yatırım yapılıyor. Çünkü mağazacılık sektörü müşteri ile iç içe bir yapılanmaya sahip. Bundan dolayı kontrol edilmesi gereken çok fazla bilgi var. Tabi bunlar dönem içerisinde daha da gelişecek. Ayrıca muhasebesi, kasası, deposu ayrı yerlerde olan uygulamalardan ziyade, CANIAS ERP gibi uygulamaları bir arada bulacakları yazlımlar çoğalacak.
B. M.: Gelecekte perakende sektörü ile yazılım firmalarını bir arada düşününce nasıl bir resim gözünüzün önüne geliyor?
Z.G.: Şu anki sistemden farklı bir yapı olacağını düşünüyorum. Öncelikle bunların tek bir çatı altında toplanacağını düşünüyorum. Bunun dışında entegrasyon ciddi anlamda artacak. Kontrol mekanizması ve raporlama olanakları daha hızlı gerçekleşecek. Mesela barkot sistemlerinin yerine farklı çipler, teknolojik sistemler gelecek. Bunun sadece perakendecilik anlamında değil, müşteri ilişkileri anlamında da böyle olacağına inanıyorum.
B. M.: Son olarak IAS Yazılımın gelecekteki hedefleri neler?
Z.G.: Bizim en büyük hedefimiz, Dünya çapında bir yazılım firması haline gelebilmek. Şu anda da Dünya çapındayız fakat sadece Avrupa ve Türkiye'de yazılımlarımız satılıyor. Dubai ile beraber Orta Asya ülkelerine açılmayı istiyoruz. Kendimizi sürekli geliştirip, gerekli ağı kurak bizim için çok önemli. Sadece Türkiye'de değil Almanya ve Avrupa'daki kütüphanelerden de yararlanıp yazılımımızın içerisine edindiğimiz değerleri katabilmeyi hedefliyoruz.
Kaynak :
Bizim Market Dergisi
Eylül 2007 (Syf: 86-87-88)
Röportaj: Z.G.