1989 yılından bu yana plastik enjeksiyonu ve elektronik kart imalatı yaparak; Arçelik, Bosch, Vestel ve Elektrolux gibi dünyaca ünlü markalara hizmet veren Alpplas Genel Müdürü Sayın Tufan Öney ile caniasERP Projesi ile ilgili görüştük. Üretim ile ilgili tüm süreçleri caniasERP üzerinden yürüttüklerini belirten Tufan Bey, ERP"nin birimler arasındaki senkronizasyonu sağlamak için şart olduğunu savunuyor...
Tufan ÖNEY: Alpplas, 1989 yılında plastik enjeksiyonu üretimi üzerine kurulmuş bir firma ve 20 yılı aşkın süredir de faaliyetlerini sürdürüyor. Şu anda iki alanda faaliyet gösteriyor. Bunlardan biri plastik enjeksiyon parçaları üretimi diğeri ise elektronik kart imalatı. Çalışıyor olduğumuz ana sektörleri beyaz eşya ve otomotiv sektörü olarak tanımlayabiliriz. Biri Bolu"da diğeri ise İstanbul"da olmak üzere, 400 kişiye yakın personelimizle iki ayrı fabrikada üretim faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Arçelik, Elektrolux, Bosch ve Vestel gibi birçok büyük firmaya hizmet vermekteyiz.
Türkiye"de plastik alanında faaliyet gösteren çok firma var. Biz komple çözüm sunabilen az sayıdaki firmalardan biriyiz. Müşteri bize geldiği zaman işin tasarımından kalıp yapımına, kalıp yapımından montaja hazır haline kadar komple çözümler sunuyoruz. Beyaz eşyada artık iş sadece plastik yapmakla kalmıyor, iş artık daha kompleks hale gelmeye başladı. Müşteriler daha çok boyanmış, montajı yapılmış komple çözümler istiyor. Dolayısıyla biz, tasarım veya fikir halinde bize gelen bir projeyi müşterimiz ile beraber geliştirip kalıp aşamasından bitmiş parçaya kadar entegre çözüm sunuyoruz. Buzdolabı, bulaşık makinesi ve fırın olmak üzere, görünen ve görünmeyen birçok parçasını yapıyoruz. Beyaz eşyada iki bine yakın değişik parça üretiyoruz.
Tufan ÖNEY: Bizim bir ERP sistemine geçmek istememizin en önemli sebebi, birbirinden kopuk olarak ayrı platformlarda çalışan birimleri tek bir sistem üzerinde toplamak isteyişimizdi. Stok için ayrı bir program, planlama için ayrı bir program, muhasebe için ayrı bir programının oluşu, birimler arasında çok ciddi senkronizasyon sorunlarına yol açıyordu. caniasERP'ye geçtikten sonra her şey çok daha düzenli bir hale geldi. Fiili maliyet muhasebesine geçmek isteyişimizi de ikinci ana sebep olarak sayabilirim.
Tufan ÖNEY: Biz IAS ile teknoloji fuarında tanıştık. O süreçte bir ERP arayışına girmiştik zaten. IAS dışında başka bir firmayla daha görüşüyorduk, fakat hizmet kalitesi anlamında caniasERP'nin bize daha fazla katkı sağlayacağına inandık ve maliyetlerinin de diğer firmaya nazaran çok daha uygun olduğunu görünce caniasERP'de karar kıldık. Bugün geldiğimiz noktaya baktığımızda da doğru bir karar vermiş olduğumuzu tekrar tekrar görebiliyoruz. caniasERP'yi kullanıyor olmaktan dolayı gayet mutluyuz.
Tufan ÖNEY: caniasERP'yi biz belirli kademelerle devreye aldık. Bunlardan ilki Muhasebe Modülü idi. Daha sonrasında Üretim Modülü yavaş yavaş devreye girmeye başladı. Muhasebede zaten her şey standartlar üzerinden yürüyor ama caniasERP sayesinde firmamızdaki karar vericiler, kolaylıkla anlık verilere ulaşabilir hale geldi. Bu bize çok ciddi faydalar sağladı. Bunun yanı sıra dolaylı bir fayda sağlamış olsa da, caniasERP'ye geçişimiz sırasında tüm bilgilerimizi güncellemiş olduğumuzu da söylemek isterim. Yıllarca toplanmış olan veriler sisteme aktarılmadan önce güncellendi. Dediğim gibi bu durum dolaylı bir fayda yaratmış olsa da, göz ardı edilmeyecek kadar değerli bir güncelleme yapmamızı sağladı.
İnsan kaynakları modülünü de şu anda aktif olarak kullanıyoruz ama en ağırlıklı olarak kullandığımız modül şu anda üretim planlama modülü. Bu modül bizim için hayati önem taşıyor ve üretimle ilgili olan her şeyi caniasERP üzerinden yapıyoruz.
Her şirketin eminim kendi özelinde birçok geliştirme talebi oluyordur, bizim de oldu. Fakat bizim isteklerimiz oldukça zor uygulanabilir şeylerdi. Örneğin bizde sipariş mektubu her gün değişir, planlama her gün hatta günde iki kere değişir. Bu nedenle bize özel çok ciddi geliştirmeler yapıldı. Bu noktada caniasERP'nin esnekliği bizim çok işimize yaradı. Bunun yanı sıra caniasERP'nin yazılım dili TROIA oldukça kolay öğrenilebiliyor ve açık kaynak kodlu bir sistem olması sebebiyle ufak tefek geliştirmeleri kendi IT ekibinizle kolaylıkla çözebiliyorsunuz. Bu çok büyük bir artı olmakla beraber büyük de bir kolaylık sunuyor firmaya. Fakat burada da ince bir çizgi var bana göre. Programa sürekli kendiniz müdahale ederek, her şeyi kendi kafanıza göre yaparsanız o zaman da ipin ucu kaçar ve ileride bir gün versiyon yükseltmeye gittiniz zaman ciddi bir danışmanlık hizmeti almak zorunda kalabilirsiniz. Bu nedenle aradaki dengeyi sağlamak bence oldukça önemli. Bu duruma değinmişken IAS'den almış olduğumuz danışmanlık hizmetinden de oldukça memnun olduğumuzu ayrıca söylemek isterim.
Tufan ÖNEY: Öncelikli hedefimiz yeni versiyonunuz olan caniasERP 6.03"e geçmek. Bizim isteklerimizin neredeyse tamamını karşılayacak olan yeni geliştirmeler yapılmış. Ayrıca 2011 yılı sonuna kadar da 50 kullanıcıya kadar çıkacağımızı düşünüyorum.
Tufan ÖNEY: İlk zamanlar gerçekten çok ciddi bir dirençle karşılaştık, hata zaman zaman hala bu dirençle karşılaşabiliyoruz. Biz yöneticiler olarak bu süreci atlatabilmek için birer yol gösterici olmaya gayret ettik. Yani öncelikle biz bütün işlerimizi sistem üzerinden yapmaya başladık. Örneğin bir rapor çıkartmamız gerekiyor ve bu rapor bizim önümüze Excel"de geldiğinde bunları kabul etmeyerek, "bizim için tek doğru caniasERP üzerinden alınan rapordur" diyerek, kişileri programı kullanmaya yöneltmeye gayret ettik.
Tufan ÖNEY: caniasERP'yi kesinlikle tavsiye ederim. Program oldukça iyi fakat firma kendini bu geçişe hazırlamadığı sürece, programı satın almak hiç bir şeyi çözmüyor. Öncelikle kendi içlerinde ilerleyecekleri süreçli çok iyi belirlemeliler. Bunun yanı sıra bir de kararlı olmalılar.